{ margin-top:0px; position: relative; top: -50px; }

ORGAN NAKLİ YAPAN BİR HASTAHANE

Yazar Yazmak Keyiftir 30.01.2011 Circa

Zamanında hayatımızın kurtulduğu bir hastahaneyi gün gelip tekrar ziyaret etmeyi hiç aklımıza getirmiş miyizdir ?. O binanın duvarlarında bizi kurtaran ellerin bıraktığı, kurtuluş ve tekrar hayata dönüşümüze dair izleri aramak için yola çıkar mıyız ?.. Yoksa içinden çıkılan o günün zafer sarhoşluğuyla onu hafızamızın karanlık koridorlarında yok edip bitirir miyiz ?..

Hayatımı, kadınlarım için öylesine hiçe sayarak hovardaca harcamışım ki, kendi kendimi yok etmişim. Ne gücüm, ne de yaşam sevincim kalmış geriye. Bir çift topuk tıkırtısı uğruna çok ağır bedeller tahsil edilmiş benden. Geriye ise kocaman, karanlık bir boşluk kalmış.., o kadar. Beni sevdiklerini zannettiklerimin, dönüp beni ben olduğum için öldürmelerine kayıtsız.., öylece bakmışım. Onlar benden beslenip tedavi olurken ben hastalanıp bozkırlaşmışım. Tedavi ettiklerine çareler bulan ben tıbbının ilmi, bende çaresiz kalmış. Hanımefendi takdiriyle muamele görenlere, biçilen kıymet ağır gelerek nedamet duygusundan yoksun.., şifa buldukları yere hakaret edip.., gitmişler. Bedenim ve ruhum, organ mafiası mensubu hoyrat erkeklerin yaralayıp, sakatlayıp hasta ederek can cekişir halde hayata bıraktıkları kadınların, tedavi gördüğü bir hastahane olarak yıpranmış.., tükenmiş.. Aynı, Berlin duvarının yıkılmasından önce organ nakli yapabilen bir demir perde hastahanesinin bu fotoğraftaki haline dönüşmüşüm.. Yağmalanmış ve boşaltılmış içim, raflarda tek bir ampul morfin dahi kalmamacasına..

İnsan oğlu bu, hatırlamaz bir daha, onulmaz acılarla girip deva bularak çıktığı o binanın görüntüsünü. Tekrar ziyaret etmek ise hiç mi hiç aklının sularından geçmez vefa kıyılarına..



edit post

7 yorum:

  1. İnsanlar yanılabilir Sevgili Dost Ali, önemli olan bunlardan ders almak ve yolumuza daha sağlam adımlarla devam edebilmektir.
    Gelenler, sadece kendinerini tedavi ettirme amacıyla gelmişlerse işleri bitince gitmeleri de kaçınılmazdır. Ve geriye bakmak istememeleri de normaldir. Çünkü dönüp gelseler bencilliklerini, çıkarcılıklarını,sevgisizliklerini anımsayacaklardır. Belki yüzleri kızaracaktır, belki de...

    Bence onlar için üzülmeye değmez, bu bize yeni bir başlangıç yapmak için itici güç etkisi yapmalı. Gerçek sevgiyi bulmak için yola çıkmalı, kimbilir o da sizi bekliyordur belki bir yerlerde...
    Her şey gönlünce olsun Sevgili Ali Kardeşim...

    YanıtlaSil
  2. sevgili ali,

    son zamanlar da benim de aklımı meşgul eden bir mesele yazdıkların. dönüp dönüp aynı şeyleri düşünüyorum bu yüzden. öyle ki hepimiz hayatımızın bir döneminde aşk acımızı dindirebilmek için, çivi çiviyi söker deyip önümüze çıkan ilk ruha teslim olmuşuzdur. varoluşumuzun yegane sebebi olan bencilliğin neticeleri bunlar. aslolan yaralarımız kabuk bağlamadan ve hatta o kabukların altından gelen taze pembeliği görmeden, başka ruhların temiz beklentilerine tecavüz etmemeyi öğenmek...

    sevgiyle...

    YanıtlaSil
  3. Sevgili Hocam !
    Çok büyük bir erdem var ama be haddim değil diyerek yazamıyorum. Kadın erkek farketmez, insanlar keşke bunu öğrenseler.., öğrenebilseler.
    Gerçekten dönüp bakabilseler sizin anlattığınız sıfatlar içinde kendilerini görecekler. İnsanlar kendilerinden, kendi gölgelerinden korkuyorlar.
    Belki hocam.. belki..
    Sevgiyle...

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Hkayac !
    Yorumuna tek bir harf dahi eklemem mümkün değil. Gerçekten saygı duydum. Yukarıda hocama da bahsettiğim erdeme atıfta o kadar güzel bulunmuşsun ki.. durup kaldım..
    Sevgiyle...

    YanıtlaSil
  5. Kiminin dağları ne çok karlı!kar bile yağacağı dağları biliyor sanki!hep ince ruhlu, hassas ve duyarlı insanların yüreği kanıyor!..atalarımız ne doğru söylemiş: insanoğlu çiğ süt emmiş!diyerek...benzer ruhlar bu aynı göğün altında isimleri başka başka da olsa türevleri mevcut olan yaratıklardan hep nasiplerini almıştır...dersini alabilmek-için illada yaşamak mı gerek!bilemiyorum ama...can çıkarmış da huy çıkmazmış ya insandan...ama yine de nihayetinde zorda olsa bir zırh takmayı öğreniyor insan!bunca örselenmişlikten sonra...ve içinizi acıtanları bir kalemde atmayı!değmeyeceğini!

    ümidiniz hep olsun...bir yerlerde o mutlaka var buna inanın yeter!en içten dileklerim özü güzel olan diğer yarınızın yüreğinize dokunması olacaktır...esmir evrene haber saldı biline..:) Her şey gönlünüzce olsun...Esen kalın...

    YanıtlaSil
  6. Sevgili Esmir !
    Yorumunun üzerine bir şey yazmam, eklemem mümkün değil. Zira o kadar güzelki, inceki onu kabalaştırmış olurum. Blog un güzelliği de burda, yerini yurdunu, sesini, cismini, cemalini bilmesende.. uzaklarda bir yerlerde ruh arkadaşlarının, benzer halleri idrak etmiş, duygu ikizleri olduğunu hep yüreciğinin bir yerinde tutup küçük duygu bağları kuruyorsun..
    Damdan düşenin damdan düşenin halinden anlayacağı misali aynı kabileden olan zuzular birbirlerini okuyunca tanıyıveriyorlar..
    Bahsettiğin gibi ümidin yitmesi çok feci ve berbatmış.. tariflere bile sıhabilecek zor bir hal.. insanlar için bir şeyler yapabilme telaşında olan yüreğine saygılar ve sevgiler..

    YanıtlaSil
  7. Hayat bize bütün güzelliklerini sunsaydı biz yine tatmin olmaz başka şeyler isterdik.
    Hayat elindekiyle yetinmeyi yeğler.Elimizde varsa bir sevgi ona sımsıkı sarılmayı.
    İnsanız biz sonuçta,hata yapa yapa ögreneceğiz yürümeyi,egerki direk yürümeye çalışırsak çok düşeriz ve düşüşlerimiz çok can acıtır.
    sevgilerle..

    YanıtlaSil

Sevgili Okuyucu!
Burada yazılanların tamamı birbirimize kimi zaman buruk kimi zaman ise hoşça vakit geçirtmek ve geçirmek arzusu ile yazılmış hikayelerden öte bir şey değil. Bu dünya yolculuğumuzda birbirimize hikayeler anlatıyoruz. Beğenenler birlikte yürümeye devam ediyorlar. Amaçsa bir farkındalık yaratarak önümüzden geçenleri görebilmek. Bakmakla Görmek arasındaki derin farkı vurgulamak veya izah etmeye çalışmak gücümüzce.Söylediklerimin altındaysa paylaşma arzusundan gayri hiç bir şey yok.

Yüzünüz hep ışığa ve sevgiye doğru olsun.

Related Posts Widget for Blogs by LinkWithin

© Petit Prince Template by Petit Prince For Petit Prince Blog