Farkında mıyız bilmiyorum ama iki yıldan bu yana ellerinden gelse hemen interneti kendi usüllerine uygun kapatarak ehl-i namus hale getirecekler. Buna antta içtiler zaten. 22 Ağustosta 2011 de bu içtikleri andı yürürlüğe koyma hazırlıkları içindeyken, gövde gösterisi için Blogger ı iki kere kapattılar.
Şimdi de Ekşi Sözlüğün başına gelenler !.
Nereye gidiyoruz, neye benzeyeceğiz ?.
Benim ahlak ilke ve erdemlerimi bana tarif etmeye çalışan bir anlayış.. ve onun dogma dolması içinde hep gırtlağıma soktukları. Hiç bir sabaha mutlu uyanamıyorum. Sabah olmasın istemekteyim. Sabah sıçırganı gibi bir mahluka benzedim. Güne başlamak işkenceyle eş anlamlı hale geldi benim için..
Sabah akşam geriye kalmış üç kuruşluk hürriyetimden taviz vermemek için çabalıyorum ama her gün üstüme o günün sabahında gelen yeni yasaklarla bastırıyorlar. Kendimi test altında olan kobay fareleri gibi hissetmeye başladım. Artık bunalmayı falan geçti, dönemiyorum, olmuyor. Dükkan içinde sıkıştırılmış kedi yavrusu gibi sürekli dışarı çıkabilmek için atlayıp atlayıp cama çarpıyorum. Ağzım burnum kan revan içinde. Çekilir şey değil.. Ya hep, ya hiçe mi? sürüklemeye çalışıyorlar. Kontrolsüz ve çıldırmış bir şekilde her gün dövülmekten ve yasaklanmaktan bıktım. Saat başı haberlerinde, Polis kelimesinin kullanılmadığı tek bir cümle kalmamasından ödlek-paranoya manyağına döndüm. Her yerde mavi adamlar görüyor gibi oluyorum. Mavi bezden vudu bebeği yapılmış kunta-kinte gibiyim. Tüm hücrelerime, sadistçe minik iğneler saplıyorlar ve karşımda "Acımadi ki" diye sırıtıyorlar sabah haberlerinin her pasajında. Allahın günü yapılmayacaklar listesinin burnuma dayanmasından usandım. Elimde kara kara listelerle gezmek istemiyorum. Bıktım, bu birilerinin beni geri zekalı yerine koyarak elime tarif tutuşturmasından.
Hangi birini anlatsam ki.. İşte EKŞİ SÖZLÜĞÜN BAŞINA GELEN. Okuyun ve sizde paylaşın...
Etiketler:
Aktuel
Şimdi de Ekşi Sözlüğün başına gelenler !.
Nereye gidiyoruz, neye benzeyeceğiz ?.
Benim ahlak ilke ve erdemlerimi bana tarif etmeye çalışan bir anlayış.. ve onun dogma dolması içinde hep gırtlağıma soktukları. Hiç bir sabaha mutlu uyanamıyorum. Sabah olmasın istemekteyim. Sabah sıçırganı gibi bir mahluka benzedim. Güne başlamak işkenceyle eş anlamlı hale geldi benim için..
Sabah akşam geriye kalmış üç kuruşluk hürriyetimden taviz vermemek için çabalıyorum ama her gün üstüme o günün sabahında gelen yeni yasaklarla bastırıyorlar. Kendimi test altında olan kobay fareleri gibi hissetmeye başladım. Artık bunalmayı falan geçti, dönemiyorum, olmuyor. Dükkan içinde sıkıştırılmış kedi yavrusu gibi sürekli dışarı çıkabilmek için atlayıp atlayıp cama çarpıyorum. Ağzım burnum kan revan içinde. Çekilir şey değil.. Ya hep, ya hiçe mi? sürüklemeye çalışıyorlar. Kontrolsüz ve çıldırmış bir şekilde her gün dövülmekten ve yasaklanmaktan bıktım. Saat başı haberlerinde, Polis kelimesinin kullanılmadığı tek bir cümle kalmamasından ödlek-paranoya manyağına döndüm. Her yerde mavi adamlar görüyor gibi oluyorum. Mavi bezden vudu bebeği yapılmış kunta-kinte gibiyim. Tüm hücrelerime, sadistçe minik iğneler saplıyorlar ve karşımda "Acımadi ki" diye sırıtıyorlar sabah haberlerinin her pasajında. Allahın günü yapılmayacaklar listesinin burnuma dayanmasından usandım. Elimde kara kara listelerle gezmek istemiyorum. Bıktım, bu birilerinin beni geri zekalı yerine koyarak elime tarif tutuşturmasından.
Hangi birini anlatsam ki.. İşte EKŞİ SÖZLÜĞÜN BAŞINA GELEN. Okuyun ve sizde paylaşın...
Bu ileri demokrasi çok ileri gitmeye başladı bence...
YanıtlaSilYetmez ama evet! diyen arkadaşlara hediye ediyorum "ileri demokrasi"yi...
Haklısın Tarkim !
YanıtlaSilBu ileri demokrasi hamlesini bir nişane olarak boyunlarına asmalı arkadaşların bu günlerin hatırası olarak.
Sevgiler.